Susurluklu vatandaş, Çömez’e dert yandı

“BİZ SABAHTAN AKŞAMA KADAR BOŞUNA ÇALIŞIYORUZ”



İYİ Parti Balıkesir Milletvekili ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Op. Dr. Turhan Çömez,  Balıkesir’in Susurluk ilçesinde halkla kucaklaştı. Esnaf ve vatandaşların sorun ve taleplerini dinledi. 


Çömez’e ziyaretlerde İYİ Parti Susurluk Belediye Başkanı Nurettin Güney ve İYİ Parti Susurluk İlçe Başkanı Mehmet Güzel de eşlik etti.


“Biz Sabahtan Akşama Kadar Boşuna Çalışıyoruz”


Karşılaştığı bir vatandaş, Çömez’in gündeme getirdiği mera arazilerinin yabancılara satışını hatırlattı. “Vallahi vekilim bizim bilmediğimiz neler varmış. Biz boşuna sabahtan akşama kadar çalışıyoruz.” diye iktidarı eleştirdi.


Çömez’in yanıtı ise, “Ah Ankara’da neler oluyor, bir bilseniz. Yine bir konuyu ortaya çıkardık. Ayhan Bora Kaplan’ın çetesinin şirketlerine milyarlarca lira el altından para vermişler.” dedi. 


Muradiye ve Göbel’e Ziyaret


İYİ Parti Balıkesir Milletvekili ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Op. Dr. Turhan Çömez, günü Susurluk’un Muradiye ve Göbel Mahalleleri’ni ziyaret ederek tamamladı.  Çömez’e  yoğun ilgi vardı. Köylerde meşalelerle karşılandı. Köy sakinleri Çömez ile sohbet edip toplu fotoğraf çektirdi. 

“Bu Millete Kim İhanet Ederse Karşısında Beni Bulacaktır”


Muradiye Mahallesi’nde halka hitap eden Çömez, projelerini ayrıntılarıyla anlattı. Konuşmasında şu açıklamalarda bulundu:

“Değerli Muradiyeliler sizlerle yeniden buluşmak ve kucaklaşmak benim için mutlulukların en büyüğü. Her zaman olduğu gibi bizi bağrınıza bastınız. Hepinizden Allah razı olsun. Bu köye benim ne ilk gelişim ne de son gelişim olacak. İlk günkü gelişimizdeki sevdamız neyse aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz. Beni hepiniz biliyorsunuz. Şurada 20-25 km ötede doğmuş, okuma yazma bilmeyen bir ailenin çocuğu olarak hayat yolculuğuna çıkmış, o yıllarda elektrik ve suyu olmayan bir evde büyümüş bir Anadolu çocuğuyum. Sizler, bana önce Bandırma’nın, ardından İstanbul’un yolunu gösterdiniz. Ve verdiğiniz vergilerle bizi okuttunuz. Önce doktor yaptınız. Sonra da Ankara’nın yolunu gösterip memleketin problemlerini çözmem için görev verdiniz. ‘Çalma ve çaldırma’ dediniz. Aynı inançla yoluma hep devam ettim. Yolsuzluğa ve ahlaksızlığa bulaşan ellerin karşısında olup hep yanı başınızda oldum. Gördüm ki bu ülkede milletten yana olmanın ve milletin hakkını korumanın bir bedeli var. Bu kardeşiniz tam 12 sene sürgünde yaşadı. Sokaklarda yaşadı. Çöpçülük yaptı. Tren bileti sattı. Daha sonra düştüğü yerden kalkıp, İngiltere’de doktorluk yapmaya başladı. Tüm süreçte hiç korkmadı, hiç yılmadı. Çünkü yüreğinde vatan aşkı ve hizmet aşkı vardı. Ve tekrar geri döndü. Bugün karşınıza yeniden kardeşiniz ve hizmetkarınız olarak çıktım. Ben bu milletin çocuğuyum bu millete ve vatana kim ihanet ederse karşısında beni ve kadromuzu bulacaktır.

“Köylünün Mera Arazilerini Yabancılara Peşkeş Çektiler”


Bir derdiniz oldu. Kapımızı çaldınız. Dediniz ki meralarımıza birileri göz koymuş. Kayıtsız kaldı mı kardeşiniz? Kalmadı. Savundu mu kardeşiniz? Savundu. Bundan sonra da savunmaya devam edeceğim! Kimsenin zerre kadar tereddütü olmasın. Fakat gördük ki çeyrek asır önce birileri sizin meralarınıza göz koyarken bugün o meralara şimdi rantiyeciler çöküyor. Televizyonda da anlattım. İzleyenler vardır. 


Geçtiğimiz günlerde Havran’a gittik. Havran’ın Eğmir Köyü’ndeki mera arazileri köylüden alınmış ve Mısırlılara satılmıştı. Gittik, konuştuk. Bütün detayları öğrendik. Ve tüm Türkiye’ye duyurduk. Beni AKP milletvekili sandılar. Patronuyla görüştürdüler. Beni AKP’li zannedip araziyi aldıkları için teşekkür ettiler.


“Göreve Geldiğimde Mera Arazilerini Köylüye Geri Vereceğiz


Kimin arazisini aldılar biliyorsunuz, bu sizlerin arazisiydi. İnanılmaz bir rant. O zamanların parası 6-7 milyon ödemişler. Şimdi 300 milyondan fazla. Bu cüreti bunlara veren iktidardır. Size söz veriyorum, beni göreve getirirseniz o meraların hepsi köylüye geri verilecek. O araziler tarım için kullanılacak. Namus sözü veriyorum size.” dedi.

“Su Akıp Gidiyor, Bentleri Tamir Etmemişler”


Çömez ayrıca çeyrek asırdır tamir edilmeyen su bentlerini hatırlattı. “Geçtiğimiz günlerde sayın başkanımın talebiyle Yahya Köyü’ne gittik. Beni bentlerin bulunduğu alana  götürdü. Susurluk’un suyu gürül gürül akıyor. Yıkılmış bir bent var. Dün değil ta 2002 yılında yıkılmış bent… Aradan geçen yirmi iki yıllık  sürede su akıp giderken bir Allah’ın kulu da üç kuruş masraf edip o bentleri tamir etmemiş. Peki köylü ne yaptı? Köylü de su akıp gittiği için bari sondaj vuralım demiş. Su çekmek için önce 10 sonra 20 metre daha sonra 100 metreye kadar gitmişler. Dalgıç pompalar 80 metreden sonra çekemiyor. Başlamışlar yeri eşmeye. 20 metre kazmışlar, traktörleriyle oraya giriyorlar. Şu eziyete ve zulme bak. Şu milletine tepeden bakan anlayışa bak. Ankara’da öylesine büyük haksızlık ve talan var ki zavallı köylü tırım tırım su peşinde koşarken onlar zevküsefa peşinde. 

“Çete Liderine Ankara Kredi Vermiş O da Geri Ödememiş”


Akşamdan çalıştığım bir dosya var. Bugün Meclis’e soru önergesi verdim. Yarın duyarsınız. Ankara’da, Ayhan Bora Kaplan diye bir çete başı var. Bu adamın şirketlerine milyarlarca lira kredi vermişler. Bu adam hiçbir krediyi geri ödememiş. En son gelen bilgiye göre Vakıfbank’tan sahte belgelerle adamın şirketine 700 milyon lira boca etmişler. Ortada şirket ve evrak yok. Sahte belgelerle vermişler. Bir namuslu Vakıfbank çalışanı olayı ortaya çıkarmış. Adamın tepesine binmişler. En son bana ulaştı. Dediler ki olsa olsa bizim sesimiz Turhan Çömez olur. Ben de bu konuyu halka duyuruyorum. Yazık değil mi? Yıkık bentlerin tamirine 3-4 milyonu esirgeyip,  çete liderine 700 milyon para vermişsiniz. Konuyu Cumhurbaşkanı Yardımcısına ilettim halbuki ama nerede  kendisi? Ankara’da  başka işlere bakıyor. Benim işim bu ahlaksızlıklarla mücadele etmek. Beni kimse parayla yan yana koyamaz. Rant ve yalanla yan yana koyamaz. Tek başıma mücadele ettim. Etmeye de devam edeceğim.” diye konuştu.

“Susurluk’ta Mezar Yeri Kalmadı, Para Verdikleri Şirket Ortada Yok”


Çömez, Susurluk’ta çözülemeyen mezarlık sorununu da toplantıda dile getirdi. Açıklamasında, “Yine İYİ Parti Susurluk Belediye Başkanımız Nurettin Güney, Susurluk’ta mezar yeri kalmadığını söyledi bana. Mezarlığı büyütmek için Büyükşehir Belediyesi’ne müracaat ettik. Sözüm ona ihale yaptılar. Lakin ortada mezarlık yok. Kalktık gittik mezarlıkta sadece 8 mezar yeri kalmış. Ortada kocaman bir tabela. 2022 yılında ihaleye çıkmış 2023 yılının Eylül ayında bitecek. Taahhüt verilmiş, o günün parasıyla 22,5 milyon lira. Bugünün parası 50 milyon liradan fazla. Mezarlık hala ortada yok, şirket de para da ortada yok. Paralar uçmuş, millet kandırılmış. Allah sizi bildiği gibi yapsın. Utanmıyor musunuz bu milletin hakkını peşkeş çekmeye? Ben gittim soru önergesi verdim.


Belediye gitti tam ters ve kendilerine yakışan çok güzel bir şey yaptı! Tabeladaki bilgileri yok etmek için o bilgileri boyayıp kapattı!Biz milleti yok sayan bu anlayışla sonuna kadar mücadele edeceğiz.”dedi.

“Susurluk Belediye Başkanımız Belediyeyi Kâra Geçirmiştir”


Ben bu millete hizmetkar olarak çalışmaya devam edeceğim. Başta İYİ Parti kadroları olmak üzere Susurluk Belediye Başkanımız Nurettin Güney, belediyede geçmişte yapılan hataların önüne geçmiştir. Belediyeyi kâra geçirmiştir. Ve bir sürü projeye imza atmış başkanıma ve bizlere destek olacağınıza samimiyetimle inanıyorum. Aynı şekilde asla ve asla taviz vermeden sizlerin yanı başında olup sizlere hizmetkar olacağız. 


“Ülkede Tarım Bilinçli Yok Ediliyor”


Bakın bu topraklarda tarım planlı bir şekilde bitiriliyor. Geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler’in raporunu ortaya çıkardım. Yıl 2022, FAO bir rapor yazmış. Rapor İngilizce. Türkçe yayınlanmadı. Diyor ki Türkiye’deki Suriyelilerin Türkiye’de kalıcı olmaları için arazilerin Suriyelilere verilmesi lazım. Bunun için Tarım Bakanlığı ile çalışma halindeyiz. Peki bu memleketin gençleri ne yapacak? Mazottan tut, yem ve gübreye kadar herşeyin fiyatı alıp başını gidecek. İnsanlar tarlasını ekemez hale gelecek. Hayvancılık yapamaz hale getirilecek.


Ve sen utanmadan sıkılmadan gidip elin Suriyelisini destekleyeceksin. Türk tarımı özellikle bitirilmek isteniyor.  Bu millet kendi topraklarında maraba yapılmak isteniyor. Allah’ın izniyle belediye başkanı yaptığınız gün tarım ve hayvancılığın yeniden kalkınması için çalışacağız. Belediye başkanımız, il başkanım, ilçe başkanımız, Meclis üyelerimiz ve partililerimizle hep beraber yanınızda olacağız. Siz bizim patronumuz, biz sizin hizmetkarınızız” açıklamasında bulundu.