Çömez, Bandırma ve Manyas’taydı - Op. Dr. Turhan Çömez

STK’LARI VE ESNAFI ZİYARET ETTİ, VATANDAŞLA BULUŞTU

İYİ Parti Balıkesir Milletvekili ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Op. Dr. Turhan Çömez, bir günde iki ilçedeydi. Bandırma’da esnafı ve Sivil Toplum Kuruluşları’nı (STK) ziyaret eden Çömez, akşam da Manyas’ta vatandaşlarla buluştu.

İYİ Parti Balıkesir Milletvekili ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Op. Dr. Turhan Çömez, İYİ Parti Bandırma Belediye Başkan adayı Orhan Can, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Türker Yörükçüoğlu ve partililerle Bandırma’da bulunan STK’ları ziyaret etti. Çömez,ilk ziyaretini Bandırma esnafına gerçekleştirdi. Ardından sırasıyla Şoförler Odası, Bandırma Ticaret Odası ve Ticaret Borsası’nı ziyaret etti.

“Üretime Destek Verin”

Bandırma Ticaret Borsası Başkanı Can Ata Tan, ziyaret sırasında “Bizim ihtisas konumuz tarım. Türkiye’nin üretimde rekabet edemeyeceği ülke yok. Yeter ki bize altyapı verilsin. Yol, su ve elektrik o kadar. Kimseden para istemiyoruz. Bize kanalları açın, zaten üretiriz. İktidar partisinden bir milletvekiline söyledim. ‘Taşıma suyla, Bandırma’ya gelen gemiyle olmaz, tarım geriliyor. Üretime destek verin sayın vekilim’ dedim.”

Çömez: “Tarımı Destekledikleri İçin Teşekkür Ederim”

Çömez de açıklamasında Bandırma Ticaret Odası’nın çalışmalarını yakından takip ettiğini belirtti. “Birileri ne kadar Tarım ve Hayvancılığı çökertmeye çalışıyor olsa da Bandırma Ticaret Borsası başkanı ve yönetimi de bir o kadar tarım ve hayvancılığı ayakta tutmaya çalışıyor. Geçen geldiğimizde bir ziraat fakültesi kurulması için konuşmuştuk. Onunla ilgili çalışmaların sürdüğünü öğrendim. Çok sevindim. Laboratuvar kuruldu burada. Ben çok yakından takip ediyorum, özellikle tarımı desteklemek, geliştirmek için çalışıyorlar, sağolsunlar.”açıklamasında bulundu.

Çömez açıklamasına şöyle devam etti, “Beni hepiniz tanıyorsunuz. Bölgenin çocuğuyum. Bandırma, Balıkesir, Türkiye ile ilgili yüreğimdeki sevdayı ve ülkeye ilişkin çalışmalarımı yakinen biliyorsunuz. Detaylara girmeyeceğim. İkinci dönemde milletvekili olduğumdan beri ‘Acaba bölgeye ve ülkeye ne kadar katkım olur diye çalışıyoruz. Sizlerden de hiç kopmadık. Her zaman elimizdeki imkanlar çerçevesinde katkı sunmaya devam ediyoruz. Belediye Başkanı adaylığı için de partimiz bize teklifte bulundu. Biz de kolları sıvadık. Tabii ki çok ciddi bir geçmiş deneyimim var. 37 yaşında milletvekili oldum. Bir duruş ve siyasi kimliğim var. Ardından bunun bedeli ödenmiş 12 yıl sürgün hayatı var ama sürgün hayatı içerisinde de ciddi performans var. Orada sıfırdan kurulmuş bir hayat ve akademik kariyer var. İngiltere’de de ortaya konulmuş gerçekler var. Ama biliyorsunuz geçtiğimiz yıl memleketin hizmete ihtiyacı olduğunu düşünerek ülkemde yeniden siyasete girdim. Bölgemizin desteğiyle de partimizin Balıkesir milletvekili olarak seçildim.

“Balıkesir Yerel Yönetiminin Eksiklerini Gören Biriyim”

Kimileri, ‘Milletvekilisin neden belediye başkan adayı oldun?’ diye soruyor. Geçtiğimiz dönemde Türkiye, parlamenter rejimi büyük ölçüde hırpaladı ve örseledi. Dışarıdan bir parlamento görüyorsunuz ama kimliği büyük ölçüde azalmış. Demokrasinin işlemediği bir düzen görüyorsunuz. Belki yüzün üzerinde soru önergesi verdik ama inanın yüzde 90’ına iktidara mensup ilgili bakanlar cevap bile vermedi. Halbuki parlamentonun sorumluluğu, yasama ve denetlemedir. Yasama ve denetleme faaliyetleri hırpalanmış. Öte yandan yerel yönetimdeki özellikle Balıkesir’in yerel yönetiminin eksikliklerini bizati yaşayan ve gören birisiyim.

“Türk Tarımına Katkı Sunduğunuza Tanığım”

Burası bir STK, gerçekten çok iyi çalışan bir örgüt. Bunu bizzat gören biriyim. Sizlerin Türk tarımına dolaylı olarak katkı sunduğunuza tanığım. O sebeple siyasi değerlendirme yapmak yerine kısaca Balıkesir’e dair projelerimden bahsetmek istiyorum. Balıkesir’in inanılmaz bir potansiyeli var. Bu sadece tarım, hayvancılık ve turizmde değil. Zaten fazlasıyla var. Balıkesir, coğrafi olarak çok kıymetli bir yerde.

Turizmde ileride doğru yönetilirse Balıkesir, iklim değişikliğinin getireceği bazı avantajlara da sahip olacak.

“Tarım ve Hayvancılık Bitme Noktasında”

Tarım ve hayvancılık ise bitme noktasına geldi. Hayvanlar kesime, köy toprakları da satışa gidiyor. Bandırma’da bir köyün yüzde 35’inin yabancılara satıldığını öğrendik. O köyde de 50 dönüm arazisi olup hayvancılık yapan bir Afgan’ın yanına gittik. Ev almış, vatandaş olmuş. Hayvancılıkla uğraşıyor. İşte Türklerin artık yapamadığı tarım ve hayvancılığı yabancılar yapıyor.” dedi.

“Balıkesir’i Birlikte Yöneteceğiz”

Çömez, Balıkesir’i nasıl yöneteceklerine dair anayasalarının da hazır olduğunu söyledi. “Projelerimizin yer aldığı anayasa kitapçığımızda her şey mevcut. Bunu size de takdim etmek istiyorum. Çok uzunca anlatmayacağım ama özet olarak şunu söyleyeyim. Balıkesir’i birlikte yöneteceğiz. Partizanca bir durum olmayacak. Mutlaka ve mutlaka sivil toplum örgütleriyle ortak bir projeksiyon yapılacak ve Balıkesir o anlayışla yönetilecek. İkincisi, uzun vadeli planlamalar yapılacak.

“Balıkesir’de Kıyamet Gibi Yolsuzluk Var”

Kısa vadeli ya şurada bir arazi var. Burada bir rant var hemen imara açalım. Buraya şunu yapalım şu partili ve müteahhit kazansın anlayışı olmayacak. İmar planlamasından yatırım planlamasına kadar sizlerin görüşleri alınacak. Şeffaf bir yönetim olacak. Kıyamet gibi yolsuzluk var. Sayıştay raporlarına yansımış. Bu raporlara baktığınız zaman bu rezaleti göreceksiniz. 2700’e yakın ihalesiz alım yapılmış. İhalesiz alım demek bir takım şeyleri toplumun önünden kaçırmak demek.” diye konuştu.

Çömez gençler, kadınlar ve engelliler ile ilgili de projeleri olduğunu söyledi. Ulaşıma ve köysüz yollara dair seçim ziyaretlerinde kendisine gelen şikayet ve talepleri anlattı: “Birçok mahalleye maalesef hala ulaşım yapılmıyor. Pazara gidiyoruz, yaşlı kadınlar bizleri çevirip köye otobüs gelmemesinden yakındı. Bunların hepsi çözülecek. Bandırma özelinde bir şey söyleyeceğim. Erdoğan, geçenlerde Balıkesir’e geldi. Balıkesir’e 238 milyar lira yatırım yaptığını söyledi. 12 bin 500 kilometre şebeke suyu var. Bunun 1800 km’si asbestli. Ve bu asbestli boruların yüzde 90’ı Bandırma’da. 238 milyar lira yatırım yapılıyor ama boruları yenileyecek bütçe ve akıl yok.”

“Çöp Ekonomisi Maliyeti Düşürecek”

Çömez, göreve geldiğinde atıkların yerinde kategorize edilmesini hedeflediğini belirtti. Atıkların uygun koşullarda toplanarak ekonomik olarak verimli hale getirilmesinin temel prensiplerinden olacağını da sözlerine ekledi. Çömez ayrıca bu çalışmanın atık oranının azaltılarak, yeniden kullanımın ve geri dönüşümü artıracağını ifade etti.

Bu konuya dair projesini anlattı: “Halen, Balıkesir’in atıkları kaynağından toplanarak önce toplama merkezlerine getirilmekte, oradan da imha merkezine nakledilerek yok edilmektedir. Bu, çevreyi korumaktan çok uzak, ekonomik verimliliği bırakın, yüksek maliyetli bir süreçtir. Gönen’de toplama merkezi olmadığı için burada toplanan atıklar, önce Bandırma’ya oradan da Balıkesir’e taşınmaktadır. Sadece Gönen’in atıklarının taşınması için yıllık harcanan para 15 milyon liranın üzerindedir. Detaylı ve çok yönlü bir atık koordinasyon ve yönetim planı oluşturacağız. Atığın kaynağında tasnif edilmesi için bir master plan hazırlayacağız.

Tasnif edilen atıkları uygun merkezlerde toplayarak bir kısmının doğaya dost, bir kısmının ise geri dönüştürülerek ekonomik katma değer kazanılmasını temin edeceğiz. BALKOMPOST işletmesi kuracağız. Özellikle ev, kafe, restoran, yemek şirketleri ve otellerin gıda atıklarının kategorize edilip toplanmasını, yine hayvan çiftliklerindeki atıkların ayrıca toplanmasını temin edip bunlardan kompost gübre üretimi yapacağız. Üretilen gübreyi belediyemizin park ve bahçelerinde kullanmanın yanı sıra halkımızın kullanımına da sunacağız.”

“Gönen Çayı Zehir Akıyor”

Çömez, Balıkesir derelerinin sanayi atıklarıyla zehir aktığını da hatırlattı. “Simav Çayı, Gönen Çayı ve Ayvalık’taki Nikita Deresi’ne sanayi atıkları boşaltılıyor. Çevreyi mahvettiler. O zengin şirketler, bütün zehirli atıklarını dereye boşaltıyorlar. Çevre konusunda kimseye taviz vermeyeceğiz” oldu.

Yatırımlarla ilgili de Çömez şunları söyledi. “Balıkesir’de bitmesine rağmen kullanılmayan göletler var. Mesela Savaştepe Sarıbeyler’den bahsedebilirim size. 8 kilometre ötedeki çiftçi domatesleri için su bekliyor ama kanaletler tamir edilmediği için sular buharlaşıp gitmiş. Çifçinin de domatesi ve tarlası kuruyor. Ama bunlar yapılacağına yolun karşısına Tayyip Erdoğan istemiş diye millet bahçesi yapılmış. Hem de 35 milyon lira harcanmış. Kanal tamirine gelince de masraf yapmak kimsenin aklına gelmiyor. Biz bu problemleri görüp çözeriz.”

Ticaret Borsası ziyareti sonrası Turhan Çömez ve beraberindekiler, Şoförler Odasını ziyaret etti. Bandırma Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Osman Çapar ve yöneticileriyle görüştü.

“Araç Muayene Fiyatları Bile Avrupa’dan Pahalı”

Çapar otomobil fiyatlarının ve araç muayene fiyatlarının yüksek olmasından dert yandı.

Turhan Çömez, araç fiyatlarına ve benzine gelen zamla paralel şoför esnafının gelirlerinin artıp artmadığını Çapar’a sordu. Çapar’ın yanıtı da ‘Hayır’ oldu. Çapar yaptığı açıklamada, “Otomobilciler esnafı, ekonomik krizlerde ve ekonomik dalgalanmalardan en çok etkilenen kesim. Masraflarımızın çoğu ithal ürünlerden oluşuyor. Akaryakıta gelen her zam doğrudan bizi etkiliyor.” oldu.

Çapar, muayene ücretlerinden de dert yandı. Binek arabanın 1863 liraya muayene edildiğini söyledi. Çömez de araçların fenni muayene fiyatlarının Avrupa’nın en pahalı ülkelerinden biri olan İngiltere’den daha yüksek olmasını eleştirdi. “İngiltere’de 1600 liraya muayene yapılıyor” açıklamasında bulundu. Çömez araç muayenelerinin bir firmaya verilmesini de eleştirdi. “Bu ahlaksızlıktır” dedi.

“Araç Muayeneleri Neden Tek Firmaya Verildi?”

Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Osman Çapar ayrıca sigorta ve kasko fiyatlarında da yüzde 200’e yakın artış olduğunu belirtti. Çömez’in, “Peki bu iş nereye gider?” sorusuna Çapar gerçekçi bir yanıt verdi ve “Allah sonumuzu hayırlara vesile etsine kadar gider. Önümüzü göremiyoruz artık” oldu.

Ticaret Odası’nda da Gündem Ekonomiydi

Çömez, bölgeyi dolaştıklarında ciddi ekonomik sıkıntıya tanıklık ettiğini belirtti. “Bandırma’da da, Kepsut’ta da, Sındırgı’da da milletin durumu aynı. Millet feryat ediyor. Bu kadar zengin bir coğrafyada tarım ve hayvancılığın güçlü olduğu bir bölgede insanların evlerine et götüremeyişi ciddi bir sıkıntı. Taşımacılar Kooperatifi’nden geliyoruz. Onların dertleri de bambaşka.” dedi.

“Zavallı Köylünün Tutunacak Dalı Yok”

Çömez, zeytin üretimine dair de çarpıcı açıklamalarda bulundu: “Köylü zeytinini topluyor. Örneğin topladığı zeytin 5 ton. Gidiyor fabrikaya ve diyor ki ‘Bana bunun karşılığında zeytinyağı ver’ Fabrika da gelen zeytinin randımanının yüzde 20 olduğunu söyleyip ‘Sana ben buradan bir ton zeytinyağı veririm. Al git’ diyor. Zavallı köylünün tutunacak bir dalı yok. Ya kardeşim bir laboratuvar açarsın. Ondan sonra dersin ki getir bana numuneni. Laboratuvar da der ki “senin randımanın yüzde 25”. O zaman köylüyü de ayağa kaldırırsın. Zeytinyağının kalitesini de korursun. İnan sahada çalıştığın zaman bunlar çok kolay çözülür. Yeter ki biraz niyet olsun.”

STK ziyaretleri sonrası Çömez ve beraberindeki partililer, vefat eden Yeni Yenice Köyü Muhtarı İbrahim Okyay’ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu.

STK Ziyaretleri Sonrası Manyas’ta Halkla Buluştu

Taziye ziyareti sonrası da Turhan Çömez ve partililer Manyas ilçesine bağlı Akçaova ve Kocagöl Mahallelerini ziyaret etti. Çömez, vatandaşların sorun ve taleplerini dinledi. Göreve geldiklerinde yapacakları projelere dair bilgi verdi. Çömez’e, İYİ Parti Manyas İlçe Başkanı Özcan Biçer, İYİ Parti Manyas Belediye Başkan adayı Gülay Kurt ve partililer eşlik etti.

Çömez, Akçaova’da yaptığı açıklamada, “Bölgenin çocuğunu her zamanki gibi bağrınıza bastınız. Beni biliyorsunuz şurada yakın bir köyde bir Anadolu evladı olarak doğdum. Bir çiftçi ailesinin çocuğuydum. Okuma yazma bilmeyen bir annenin çocuğu olarak doktor oldum. Sizin talimatınızla da Ankara’nın yolunu tuttum. Siyasete ilk girdiğim gün rahmetli babam dedi ki, ‘Evlat bu ülke hırsızlardan çok çekti. Git Ankara’ya bu ülkeyi adam gibi idare et. Çalma ve çaldırma. Bu ülkenin çocuklarına sahip çık. Eğer gider de oradakilere benzersen sakın geri gelme” dedi. Ben bunu aldım ve baş tacı ettim. Sadece ve sadece sizler için mücadele ettim. Gördüm ki Ankara’da fakirin fukaranın hakkına göz dikmiş kravatlı çeteler var. Bu ülkeye ihanet edenler var. Gece gündüz bu yapılarla mücadele ettim. 5 yıl vekillik sonrası bunlarla yolumu ayırıyorum dedim ve ayırdım. İkinci dönemde milletvekili olduğumdan beri ‘Acaba bölgeye ve ülkeye ne kadar katkım olur diye çalışıyoruz. Sizlerden de hiç kopmadık. Her zaman elimizdeki imkanlar çerçevesinde katkı sunmaya çalıştık. Belediye Başkanı adaylığı için de partimiz bize teklifte bulundu. Biz de kolları sıvadık.

“Köylünün Arazisini Usulsüzlükle Satmışlar”

Geçtiğimiz günlerde Havran’daydık. Köylünün mera arazisi kalkıp Mısırlılara peşkeş çekilmiş. 200 dönümlük mera arazisini usulsüzlükle satmışlar. 6 milyon liraya satmışlar. Denize nazır hem de. Köylü kan ağlıyor. Ne tarım ne hayvancılık yapılacak yer kalmamış. Ankara’dakiler cebini doldurmaktan halkı unuttular. Nereye gidersek gidelim köylü feryat ediyor. Ben kolları sıvadım size hizmet için yollardayım. Bu ülkenin çocuklarını maraba gibi yaşatmak isteyenlere ‘hayır’ demek için oradayım. Dünyanın en zengin coğrafyasında sizleri istismar etmeye hakkı yok. Huzurunuzda söz veriyorum. Köylerin arazileri kimseye peşkeş çekilmeyecek. Ananızın ak sütü gibi helaldir. Namusum üzerine söz veriyorum. Bu ülkeyi peşkeş çekenlere karşı siyaset yapıyoruz. Ben doğruya doğru yanlışa yanlış diyen biriyim. Bedelini de ödedim. Bir tek bu değil. Bandırma Yeni Yenice Köyü’nde de arazinin yüzde 35’i yabancılarda. Orada da 50 dönüm araziyi bir Afgan’a vermişler. Yanında da kaçak Afganlar çalışıyor.Ama benim Türk gencim ve köylüm arazi olmadığı için tarım ve hayvancılık yapamıyor. Bu ülkeyi ranta ve talana teslim ettiler. Bunlarla mücadele edeceğiz.” diye konuştu.

Kocagöl’de de Çömez, vatandaşlara projelerini açıkladı.

“Daha bugün açıkladım. Bir çete liderinin şirketlerine 700 milyon lira kredi vermişler.Bu para köylüye kullanılsa. Soğuk hava deposu yapılsa… Göl yapılsa… Bu yavrular da burada huzurla yaşasa… Ama hiç kimsenin derdi garip guraba değil. Hepsinin derdi cepleri şişsin.”

“Ülkeme Dönüşümü Anlayamadılar,
Vatanım Ve Milletim İçin Döndüm”

Çömez konuşmasında ayrıca Türk tarımının bilinçli bir şekilde bitirildiğini de söyledi. Şu açıklamalarda bulundu: “Dünyanın her yerinde tarım desteklenir. Ama ülkemizde hayvancılık ve tarım özellikle bitiriliyor. Neden çünkü bu milleti aç bırakırsın, yabancıları da ülkeye sokarsın ancak bu toplumu mahvedersin. Bandırma Yeni Yenice Köyü’nde de arazileri yabancılar almış. Havran’da arazileri Mısırlılara, Bandırma’da Afganlara satmışlar. Yanında da kaçak Afganlar çalışıyor. Ama bizim çiftçimiz topraksızlaştırılıyor. Bu bilinçli bir politikadır. Bu ülkeyi ranta ve talana teslim ettiler. Bunlarla mücadele edeceğiz. İşte biz bütün bunlara karşı durmak için siyaset yapıyoruz.İngiltere’den dönerken bile gelip siyasete girmemi eleştirdiler. Rahat bir hayattan tekrar gelip halkın sorunlarıyla uğraşmamı anlamadılar. Halbuki bizde vatan ve millet aşkı var. O nedenle beni anlayamıyorlar” dedi.